Meditasyon
3 yıldır insanlara meditasyon önerisi yapıyorum. İşe yaramayacağını bilerek üstelik. Çünkü buna ihtiyaçları yok. Ama son bir ayda meditasyon tavsiyesi isteyen kişilerin sayısı bir elin parmaklarını geçtiği için bu yazıyı yazma gereği duydum.
Öncelikle biliyoruz ki meditasyon, tüm büyük öğretilerin temelinde yer alıyor. Ve bu eylem (ya da eylemsizlik) aslında dünyanın en kolay işlerinden birisi. O kadar basit ki, “yapamıyorum” demek bana acayip komik bir bahane gibi geliyor. Bir insan gün içerisinde nasıl 5-10 dakika hareketsiz kalıp kendine vakit ayıramaz aklım almıyor. Hayatının merkezinde kendisi olduğunu “iddia eden” bu insanlar, kendilerine ayırmadıkları bu vaktin kat kat fazlasını başkalarına kolayca verebiliyor.
Meditasyon için zaman bulamayanlar (gülesim geliyor), disiplinini oturtamayanlar, işe yaramadı diyenler için birkaç şey anlatacağım. Umarım faydası dokunur.
Zaman ve Disiplin
Zaman konusunu açıklamaya bile lüzum görmüyorum aslında. Pornolarınızdan ayırabileceğiniz bir 5-10 dk eminim vardır. Kendinizi seviyorsanız, başkalarına, hatta sanal insanlara ayırdığınız zamandan biraz verebilirsiniz. Emin olun, kimse size küsmez. Küserlerse hikayelerine yorum yapar, bir iki postlarını beğenir kendinizi affettirirsiniz.
Disiplin konusuna gelelim hızlıca. Önce zaman konusunda verdiğim örneği tekrarlamak istiyorum çünkü yine bahaneye giren bir mevzu. Ama hak veriyorum, fark edilmesi biraz daha güç.
Pornolarınıza girip bakmadığınız bir gün var mı? “Öyle günler oluyor ki hiç sosyal medyaya beş dakika bile vakit ayıramıyorum” diyebiliyor musunuz? Evet diyorsanız bunu bir de akıllı telefonunuza sorun. Siz aslında disiplinli birisiniz, gördünüz mü? İnanılmaz bir disiplin kabiliyetiniz var. İhtiyaç duymadığınız bir şeye (çünkü bundan 20 sene önce sosyal medyaya girmemek insanı tedirgin etmiyordu) her gün en az 5 dakikanızı rahatça verebiliyorsunuz. Demek ki meditasyona olan inancınızla alakalı bir durum bu. Disiplinle uzaktan yakından ilgisi yok. İnanç kısmına birazdan tekrar değincem.
Eğer hala disiplinsiz birisi olduğunuzu düşünüyorsanız bunu meditasyon ile yenmeye, içinizdeki disiplin düşmanı canavarı nefesinizle pataklamaya ne dersiniz? Madem disiplin probleminiz var, dünyadaki en kolay eylemi, hatta aslında her gün yaptığınız şeyi daha dikkatli yaparak kendinizi disiplinli biri haline getirebilirsiniz: Nefes alıp vermek!
Meditasyon Yaptım Bende İşe Yaramıyor
İşe yaramak? Tam olarak ne olmasını bekliyorsunuz? Meditasyon yaparken birden yerden yükselmeye başlayacağınızı veya bir trans durumuna geçip daha önce görmediğiniz yaratıklar göreceğinizi falan mı? İnsan beynine sahipsiniz. Çok özel bir beyne sahip olduğunuzu sanmanız zaten hayatınız boyunca yaptığınız en büyük ve sizi bu denli topluma öfkeli kılan hatanız.
Evet, beyin çok özel bir organ. Sizde insan beyni yerine altın küresi varsa gidin ve bunu gösterin. Eğer etrafınızdaki insanlar gibi mutlu oluyor, sinirleniyor, üzülüyor, kıskanıyor, huzur bulup huzursuz oluyorsanız, üzgünüm, sizin de bir beyniniz var ve hormonlardan etkileniyor. Daha önce porno yazısında amigdaladan bahsetmiştim. Meditasyonun hedef aldığı yer tam olarak burası.
İnsan beyni adaptasyon konusunda mucizevi yeteneklere sahip. 7 kıtada bu nüfusla yaşayabilmemiz de bu mucizenin bir eseri. Meditasyon yapmak da adapte olmakla alakalı. Yani nasıl ki 3 günde yazılım öğrenemiyorsanız, birkaç resim çizerek ressam, bir hafta spora giderek Arnold Schwarzenegger (bakmadan yazdım) olamıyorsanız, meditasyonun etkilerini görebilmek için de belirli bir zaman vermeniz gerekiyor. Bu yasa evrendeki tüm işler için geçerli. Etkilerini görebilmek için 8 hafta düzenli meditasyon yapılması gerekliliği bir çok yerde geçiyor. 8 hafta, kendisini, zaman ayıramayacak kadar sevmeyen birisi için çok evet. O yüzden siz meşgul insanlar bunu bir ay, yok vazgeçtim iki hafta, hadi siz yabancı değilsiniz, bir hafta yapsanız farkı göreceksiniz. Bir gün de şabat günü desek 6 gün. 6 gün boyunca günde 5 dakika toplamda yarım saat yapar. Benim yıllardır buna günde bir saat ayırdığımı göz önünde bulundurursak kaygılarınızı, stresinizi, endişelerinizi ve pişmanlıklarınızı anlayamamamı mazur görebilirsiniz diye düşünüyorum.
Faydaları
Bir önceki cümlede biraz değindim aslında. Ama bunlarla sınırlamak yazık olur. Dikkat dağınıklığını çözmesinden, yaptığınız seksin kalitesine kadar uzayıp giden bir liste hazırlamak lazım (haaa bi dakkhaa seks mi dedin?). Detaylarından ve faydalarından bahsetmicem. Bence siz de internetten araştırıp kişisel deneyiminizi kısıtlamayın. Ne yazık ki sıradan beyniniz placebodan da etkileniyor. Bir hafta denerseniz kaybedeceğiniz şey en fazla yarım saat olur. Tüm kutsal ve kadim öğretilerin temelini oluşturduğunu düşünürsek, oynanabilir bir kumar gibi duruyor.
Nasıl Yapmalı
Lotus pozisyonunda otu.. Zorlaştırmayın!
Sessiz sakin bir ye.. Zorlaştırmayın!
Sopa yutmuş gibi dimd.. Zorlaştırmayın!
Hiçbir şey düşünm.. İmkansızlaştırmayın!
Meditasyonun ne etrafınızdaki sesle alakası var ne de bir şey düşünmemekle. Düşünmemek gibi imkansız şeyler denemenize gerek yok. Temel meditasyon, sadece dik ve rahat bir şekilde oturup nefese odaklanmak ile ilgili. Emin olun işin %80’i bu temeli oluşturan %20’de saklı. O yüzden doğudan batıya bütün meditasyonların ortak noktası bu. Önce kendiniz için haftada yarım saat götünüzün üstüne rahatça oturup nefes alıp verebileceğinizi kendinize kanıtlayın, ondan sonra yok Kushimoto meditasyonuymuş, vay efendim Mataramasuko meditasyonu çok etkiliymiş, araştırırsınız.
Omurganız dik, omuzlar serbest, rahat bir şekilde götünüzün üstüne oturun ve bir şey düşünmemeye ÇALIŞMADAN, aklınıza gelen tüm düşüncelerden odağınızı nefesinize alarak 5 dakika karnınızdan solunum yapın. Size yemin ederim ki aldığınız nefesin farkında değilsiniz ve bunun farkına vardığınız zaman (unutmayın, zaman gerekli), evrenin ayaklarınızın altına serilmesi “işten bile değil”.
Biraz kendinize bakın. Pelinsu’nun bugün ne giydiğini ve Berke’nin akşam nerede takılacağını bilmemek size hiçbir şey kaybettirmeyecek. Çoğu probleminizin temel sebebi, yıllardır aldığınız nefesten bile haberdar olmamanız.