Tefekkür
Ramazan boyunca bu türden yazıları arttırmayı düşünüyorum. Bazıları uzun, bazıları bir iki paragraflık yazılarla anlatabildiğim kadarıyla anlatmak istiyorum. Bazı şeylerden uzaklaşıp bazı şeylere yaklaşma konusunda faydalı bulduğum bir şey. Biraz tefekkür, biraz okuma, biraz muhabbet, biraz.. neyse, özetle biraz kapanma, bakış açısına göre biraz açılma. Çünkü ramazan sadece kendini aç bırakıp, oturup dizi film izleme, dışarda gezip tozma, dünyevi eğlencelere dalma veya iftara kadar uyuma ayı değildir.
“Eğer 40 gün boyunca ‘kendinizden’ uzaklaşamıyorsanız özgür değil, bağımlısınız.” diye bir söze denk gelmiştim. Belki de üniversite zamanlarımın hayatımın en güzel zamanları olmasının sebebi bu sözdür. Çünkü en son o zaman 40 gün her şeyden uzaklaşıp kendimi “hayat”tan soyutlayabilmiştim. Modern dünyayla falan alakası yok bunun. İnsan için her zaman zor olan bir süreçti bu. Hatta belki günümüzde şartları sağlamak daha bile kolaydır.
İsa vaftizinden sonra çölde uzun bir (40 gün) yürüyüşe çıkıyor. Muhammed ilk vahiyden önce Hira mağarasını kimilerine göre aylarca kimilerine göre haftalarca tefekkür için kullanıyor. İbrahim’in yürümesi, Yunus’un balığın karnında geçirdiği vakit, Buddha’nın ağacın altında aç susuz tefekkürü.. Dünyadan uzaklaşmadan bazı şeylerin olması mümkün değil.
Tamam, belki herkesten her şeyden uzaklaşmamız zor. Ancak ne kadar dünyeviyattan uzaklaşabilirsek o kadar bir şeyler üzerine gerçekten düşünmemize faydalı olacağını söyleyebilirim. Birlikte diyorum çünkü her şey birlikte daha kolay. Seninle birlikte aç kalan birilerinin, seninle birlikte spor yapan birilerinin, seninle birlikte zulme karşı direnen birilerinin olduğunu bilmek bu eylemleri/eylemsizlikleri kolaylaştırıyor.
Şimdi size benim bu süreçte veya genel hayatımda uzaklaştığım bazı şeyleri sıralıcam. Ramazan boyunca (ne zaman başlarsanız başlayın) uzaklaşmanız yeterli. Sonrasında hepsine geri dönebilirsinz. Yani sizden bir şey almaya çalışmıyorum, aksine bir şeyler vermeye çalışıyorum.
Peki neden ben (ilgi meraklısı kız sorusu gibi oldu :d)? Çok mu örnek bir kişiliğim var? Hayır, ondan değil. Benim gibi bir müptezel bile yapabiliyorsa herkes yapabilir, yapamıyorsanız bir oturup konuşalım anlamında. Tavsiye niteliğinde (deneyimlediğim ve sonuçlarını gördüğüm için) seçimli uzaklaşmalar. Hangilerine GÜCÜNÜZ yetiyorsa erkek adamlar. Şaka şaka, gücünüzün yetmemesinin pipinizle alakası yok. Sonuçta acayip zor şeyler, her babayiğidin harcı değil sayacaklarım :d
Uzaklaşma Listesi
- Porno/Masturbayon/Seks
- Şimdi bunu tek tek açıklamaya gerek yok. Abi sol elimizle yapsak, abi sadece sakso çektirsek falan.. Neyden uzaklaşmanız gerektiğini çok iyi biliyorsunuz: Şehvet.
- Dizi/Film
- Yukarıdakine yakın ama göremeyen gözler için ayrıca yazıyorum. Boş beleş dizilere bağımlılık özellikle erkeğin hayatından çok şey alıp götürüyor. Üniversitede o güne kadar çıkmış neredeyse bütün (anladınız, zorlamayın) dizileri ve IMBD Top 100’deki bütün filmleri bitirmiş, birçoğunu birkaç kere izlemiş biri olarak, 2019’dan beri dizi ve iki yıldır yeni bir film izlemediğimi söylesem zorluk seviyesi az çok anlaşılır diye düşünüyorum. Ramazan boyunca tamamen bırakacağım, beklerim. Gelecek ay yine izlersiniz. Merak etmeyin silmezler.
- Müzik
- Bu biraz zor kabul ediyorum. Ama imkansız değil. Süre 30 gün. Hadi bu yazıyı geç yazım, 28-29. Hadi acayip bağımlısınız 2 hafta olsun sizin güzel hatrınız için. “Yeeaa abi ben müziksiz yaşayamam yeaa” diyenlerdenseniz size bir şey demiyorum. Size herhangi bir şey demiyorum. Hiçbir şey demiyorum, çünkü emin olun, dememi istemezsiniz.
- Kahve/Alkol/Uyuşturucu
- Bir bilim adamı verilerle söylese daha etkili olur, “oooaaa çok iyi söylemiş” yapılır ama mal olmayan herkesin bunların zararlarını bildiğini düşündüğümden açıklamaya gerek görmüyorum.
- Boş muhabbet
- Evet. En zoru sanırım. Ama korkmayın. Dediğim gibi yalnızca 1 ay. Çevrenizdekilerle vakit geçirmemek değil, geçirilen vakitte konuşulan konularla ilgili bir oruç. Dayanın, bayramda ve sonrasında goygoyun dibine vururuz yine. Sadece Ramazan boyunca ben şöyle ben böyle kız böyle film oyun şöyle böyle muhabbetlerinden uzaklaşın. Bakalım konuşacak esas konularınız nelermiş.
- Sosyal Medya
- Açıklamaya gerek yok herhalde.
Bunlar yalnızca birkaç örnek. Dopamin reseptörlerinize saldıran her şeyi koyabilirsiniz. “E abi bunlar benim hayatımın %90’ı. Yerine ne koycam?”. Orası sizin kişisel tercihiniz. Dileyen kendini ibadete vurur, dileyen spora yürüyüşe, dileyen felsefeye kitaba, dileyen meditasyona, dileyen üretime.. Ha şunu eklemeyi unuttum: kişisel gelişim masturbasyonundan da uzak durun. Siz zaten değişiyorsunuz. Değişmek zorundasınız. Birilerinin dediği gibi değişmek zorunda değilsiniz. Bunu da bir kişisel gelişim veya benim dediğim gibi değişim gibi görmeyin. Bu sadece bir deney. Bakalım yapabiliyor muyuz? Bakalım bize engel olan şey ne veya kim?