Pazar Hikayeleri
Meczup

Meczup

Eski zamanlarda bir meczup, bayram öncesi kıyafet almak için çarşıya gitmiş. Parası yok ama “Allah rızası için yardım eden çıkar herhalde” diye düşünmüş.

Girdiği ilk dükkandaki esnaf, “Geçen sene de ben verdim, hadi başka kapıya” diyerek kovmuş meczubu. İkinci dükkandaki adam, “Kardeş, kalabalık yapma” diyerek terslemiş. Beriki dalga geçip göndermiş, öteki hiç ilgilenmemiş, bi kısmı da eline birkaç kuruş sıkıştırıp göndermiş.

Adamcağız, umutsuz bir şekilde evine dönecekken gözüne son bir dükkan ilişmiş. Girmiş dükkana. Vermiş selamını. Derdini anlatacakken dükkanın sahibi olan hacı sormuş:

– “Aç mısın kardeş?”

Meczup büzülerek “şey, yani..” demeye kalmadan hacı, dükkandaki çocuğu kebap almaya göndermiş. Beklerken biraz sohbet etmişler, yemekler gelmiş, afiyetle yemişler. Meczup tekrar lafa girecek:

– “Hacı abi malum bayram geli..” demeye kalmadan hacı sormuş:

– “Birer de tatlı yiyelim mi?”

Meczup yine mahcup şekilde tam cevap verememişken, hacı, çocuğu tatlıya göndermiş. Tatlılar gelmiş, sohbet devam etmiş.

Sonrasında aynı şey kahve için yaşanmış. Meczup artık daha rahat, daha özgüvenli.. Bu sırada muhabbet koyulaşmış, gönüller birleşmiş artık.

Hacı, meczuba sormuş:

– “Ee söyle bakalım nedir seni bana getiren?”

Adamcağız anlatmış derdini: “Malum bayram geliyor, üstüm başım bayrama uygun değil. Bir hayırsever bulurum da bana yardımcı olur diye çıktım yola.”.

Bunu duyan hacı, dükkandaki en güzel en şık kıyafetleri sermiş meczubun önüne. Ve “Seç.” demiş. “Hangisini yakıştırırsan kendine..”

Almış mahcup halde birini, giymiş bakmış kendine. Ama hacının içi rahat etmemiş. “Bayram üç gün” demiş. “Üstüne bir şey dökülür, bir şey olur. En iyisi sen bir tane de yedek seç.”

Adam çok mutlu olmuş. Ayrıca şaşırmış da. Çünkü hiçbir yerde karşılaşmadığı bir tavırın üstüne ikramın da alasını görmüş. İkinci bayramlığını da seçtikten sonra hacı “İşte şimdi oldu.” demiş.

Meczup, “Allah senden razı olsun hacı efendi.” diyerek yapmış ödemesini.

Hacı kendine yakışır şekilde “Cümlemizden evladım.” diyince adamcağızın aklına önceki esnaflar gelmiş ve dayanamamış:

“Cümlesinin amına koyim hacı!” demiş. “Allah, SENDEN razı olsun.”