Çiftçi
Bir zamanlar işinde çok tecrübeli bir çiftçi, bir önceki seneye göre kötü geçen bir hasattan sonra öfkeli bir şekilde isyan etmiş:
– Böyle olacağı belliydi! Eğer havayı istediğim gibi yönetebilseydim bu hasattan aldığım ekinle şehirdeki herkesi doyurabilirdim. Tanrı çiftçilikten hiç anlamıyor!
Bunun üzerine adamın hiç beklemediği bir şey olmuş. Kaynağı belli olmayan bir ses duymuş:
– Haklısın, ben bir çiftçi değilim. Sen bu işte çok iyisin. Bundan sonraki bir sene boyunca havanın kontrolünü tamamen sana bırakıyorum. Bir sonraki hasada kadar havayı istediğin gibi yönetebilirsin.
Çiftçi önce şaşırmış ama bir süre sonra şaşkınlığı geçmiş. Ardından heyecanla bunu test etmek için önce güneş açmasını istemiş ve o anda güneş açmış. Sonra yağmur istemiş ve yağmur yağmış. Artık havanın kontrolünün gerçekten elinde olduğunu anlamış.
Havayı istediği gibi yöneten çiftçi, sene boyunca güneş istediği anda güneş açmış, yağmur istediği anda yağmur yağmış. Asla kötü havaya yer yokmuş. Ekinlere zarar verebilecek hava değişimleri olmadan işini rahatça yapıyormuş. Bu sayede mahsuller adamın tahmininden bile daha hızlı büyüyormuş. Hatta öyle ki, her gün bir önceki güne göre bile hızla büyüdükleri için büyümelerini izlemek dahi keyifliymiş. Adam, Tanrı’dan daha iyi bir çiftçi olduğunu zaten biliyormuş. Artık bunu herkes öğrenecekmiş. Şimdiden tüm halkı doyuracak kadar mahsul yetişmiş.
Nihayet hasat zamanı gelmiş. Çiftçi, koca koca başakları büyük bir hevesle toplamaya başlamış. İlk ürünleri alır almaz şok olmuş. Çünkü topladığı başakların içleri bomboşmuş. Adam boş boş elindeki hasada bakarken Tanrı sormuş:
– Hasat nasıl?
– Kötü, çok kötü. Nasıl oldu anlamıyorum. İstediğim zaman güneş ve istediğim zaman yağmur verdim onlara.
– Peki rüzgar, fırtına, kar, buz.. Bunlardan hiç istemedin mi?
– Hayır, mahsule zarar verecek hiçbir şey yapmadım.
– Zarar vermek mi? Bunlar havayı temizler, bitkinin köklerini güçlendirir, başaklara direnmeyi öğretir. Evet, bazı ekinler bunlara dayanamaz belki ama güçlü, sağlıklı başaklar için bunlar da gereklidir. Şimdi anlaşıldı. Demek bu yüzden içi boş ama görüntüde güzel mahsuller elde ettin.